Küresel bir tehdit olan PM2.5, gözle görülemeyen küçüklükte olmalarına rağmen, vücudumuza nüfuz edip ciddi sağlık sorunlarına yol açmaktadır.
Partikül madde, toz, kurum, kir, duman ve sıvı damlacıkları dahil olmak üzere havada bulunan parçacıkları ifade eder. PM2.5, çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük (saç telinin yaklaşık 1/30’u kadar) olmasına rağmen, insan sağlığı ve çevre üzerinde büyük etkilere sahiptir. Son yıllarda, hem dış ortamda hem de iç ortamda halk sağlığına yönelik en önemli çevresel risklerden biri olarak sıralanmaktadır.
PM2.5 Nedir?
Partikül madde terimi, havada bulunan çeşitli parçacıkları ifade eder ve bu parçacıklar genellikle toz, kurum, kir, duman ve sıvı damlacıkları gibi unsurların karışımından oluşur. Bu partiküller, çeşitli kaynaklardan kaynaklanabilir ve farklı boyutlarda olabilir. PM2.5 (veya ince partiküller) terimi, çapı 2.5 mikrometreden küçük olan partikül maddeyi ifade etmektedir. Bu küçük partiküllerin havada birikmesi ve solunması, sağlık sorunlarına yol açabilir, bu nedenle bu partikülün ölçümü hava kalitesini değerlendirmek ve sağlık risklerini anlamak için önemli bir parametre haline gelmiştir.
Kaynakları Nelerdir?
PM2.5, genellikle endüstriyel faaliyetler, trafik emisyonları (dizelli motorlu taşıtlar), ev kullanımındaki yakıtların yanması (kömür ve fuel-oil kullanılması) ve doğal kaynaklar gibi çeşitli kaynaklardan kaynaklanabilir. Ayrıca, atmosferdeki diğer kirleticilerin kimyasal reaksiyonları sonucunda da oluşabilir. Örneğin, bu kaynaklar atmosferde azot oksitler (NOx) gibi diğer kirleticileri üretebilirler, bunlar daha sonra atmosferde ince partiküllere dönüşebilmektedir. Kirlilik seviyeleri yüksek olduğunda havanın kalın ve puslu görünmesine neden olabilirler.
Rüzgarlar aracılığıyla yüz binlerce mil uzak bölgelere taşınabilen partiküller, sadece sağlık üzerinde değil, aynı zamanda ekosistemlere de zarar verebilir. Ayrıca, besin dengesini değiştirdikleri kıyı sularına ve nehir havzalarına taşınabilirler. Parçacık kirliliği mahsullere ve ormanlara yerleştiğinde bitki örtüsüne zarar verebilir ve atmosferdeki ışığın emilme ve dağılma özelliklerini değiştirerek görünürlüğü etkileyebilir. Bu durum, yerel sıcaklık değişimlerine ve yağış desenlerine yol açabilir.
En Çok Kim Etkileniyor?
Dünya üzerindeki çoÄŸu insan, zararlı düzeylerde PM2.5 kirliliÄŸine maruz kalmaktadır. Çocuklar, hamile kadınlar, yaÅŸlılar, kalp ve akciÄŸer hastalıkları olan kiÅŸiler de dahil olmak üzere bazı insan grupları, hava kirliliÄŸinden diÄŸerlerine göre daha fazla etkilenmektedir. Ayrıca, az geliÅŸmiÅŸ ülkelerdeki insanlar, sosyoekonomik durumları veya etnik kökenleri nedeniyle, daha yüksek düzeyde hava kirliliÄŸine maruz kalma olasılıkları daha yüksektir ve bu durum, daha ciddi saÄŸlık sorunlarına yol açabilir. En yüksek maruziyetler Asya, Afrika ve Orta DoÄŸu’da meydana gelmektedir. PM2.5 seviyeleri en yüksek olan 10 ülke ÅŸunlardır: Hindistan, Nepal, Nijer, Katar, Nijerya, Mısır, Moritanya, Kamerun, BangladeÅŸ ve Pakistan.
PM2.5’in saÄŸlık üzerindeki etkileri özellikle ciddidir çünkü bu partiküller solunum sisteminden dolaşım sistemine geçebilir ve tüm vücuda yayılabilir. Bu durum özellikle endiÅŸe vericidir çünkü 2019’da bu kirliliÄŸine uzun süreli maruz kalmanın dünya çapında 4,14 milyon ölüme katkıda bulunduÄŸu belirlenmiÅŸtir. Aslında, milyonlarca ölümün neredeyse yüzde 80’i gerekli önlemler alınsa önlenebilir. Dünya SaÄŸlık Örgütü (DSÖ), PM2.5’in hava kalitesi deÄŸerlendirmelerinde önemli bir gösterge olduÄŸunu belirtmiÅŸ ve bu tür partikül kirliliÄŸinin küresel bir endiÅŸe kaynağı olduÄŸunu vurgulamıştır. Ayrıca, DSÖ 2013 yılında Partikül Madde’yi kanserojen ilan etmiÅŸtir.
DSÖ, 2021 yılında halk saÄŸlığını korumak için belirlediÄŸi güncel sınır deÄŸerleri içinde, PM2.5 için kısa vadeli standartın (günlük ortalama) 15 µg/m3 ve uzun vadeli standartın (yıllık ortalama) 5 µg/m3 olduÄŸunu ifade etmiÅŸtir. Ancak, Türkiye’de PM2.5 ölçümleri henüz yeterince yaygın olmadığı gibi, bu konuda bir mevzuat da bulunmamaktadır. Bu durum, hava kalitesinin izlenmesi ve saÄŸlık risklerinin deÄŸerlendirilmesi açısından önemli bir boÅŸluÄŸu iÅŸaret etmektedir.
Maruziyetin Sağlık Etkileri
Kısa süreli maruziyet, kulak, burun ve boÄŸaz tahriÅŸine neden olabilir, ancak bu tahriÅŸ genellikle hava kirliliÄŸi seviyeleri düştüğünde azalır. Ancak, bu kısa süreli maruziyet aynı zamanda alt solunum yolu hastalıkları olan alerji, astım, kronik obstrüktif akciÄŸer hastalığı ve bronÅŸiti tetikleyebilir ve kötüleÅŸtirebilir. Kalp hastalığı olan bireylerde ise PM2.5’e kısa süreli maruziyet, ritim bozukluklarına, kalp krizlerine ve hatta ölüme yol açabilir. Daha da endiÅŸe verici olanı, günlük düşük seviyelerde bile ince partiküllerin ölümcül olabilmesidir.
Araştırmalar, PM2.5 partikül kirliliğine uzun süre maruz kalmanın, doğumdan yaşlılığa kadar olan her aşamada ciddi sağlık etkilerine neden olduğunu göstermektedir. Uzun süreli maruz kalmaya atfedilebilen sağlık etkileri arasında iskemik kalp hastalığı, akciğer kanseri, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), alt solunum yolu enfeksiyonları (zattüre gibi), inme, tip 2 diyabet, olumsuz doğum sonuçları ve hatta erken ölme olasılığı bulunmaktadır.
PM2.5 Etkileri Nasıl Azaltılabilir?
Bu kirliliÄŸinin etkilerini azaltmak için öncelikle toplum bilincini artırmak ve bireyleri çevresel etkilerini azaltmaya teÅŸvik etmek, kapsamlı bir stratejinin temelini oluÅŸturur. Kentlerde PM2.5’in çoÄŸunlukla insan kaynaklı (trafik, ısıtma vb.) olduÄŸu düşünüldüğünde, bu bilinçlendirme çabaları büyük önem taşır. Bu amaçla, hava kalitesi izleme ve uyarı sistemlerinin kurulması gerekmektedir.
Günümüzde hızla yaygınlaşan hava sensörleri, gerçek zamanlı izleme imkanı sağlayarak anlık hava kalitesi değerlendirmesi yapabilir ve insanların günlük maruziyetlerini anlamalarına, sağlık bilincini artırmalarına ve çevresel davranış değişikliğine yardımcı olur. Düşük emisyonlu araçları teşvik etmek, toplu taşıma kullanımını artırmak, orman koruma önlemleri almak, çöp yakmanın kontrol altına alınması ve temiz enerji kaynaklarının kullanımını teşvik etmek gibi stratejiler, PM2.5 emisyonlarını önemli ölçüde azaltabilir.
Kaynakça
American Lung Association. (2023). Hava Kirliliğinin Sağlığa Etkisi.
Dünya Sağlık Örgütü. (2021). DSÖ Küresel Hava Kalitesi Yönergeleri: Partikül Madde ( PM2.5 ve PM10), Ozon, Azot dioksit, Kükürt dioksit ve Karbon monoksit.
Feng, S., Gao, D., Liao, F., Zhou, F., & Wang, X. (2016). Ortam PM2.5’in saÄŸlığa etkileri ve potansiyel mekanizmalar. Ekotoksikoloji ve Çevre GüvenliÄŸi (128), 67-74.
IQAir. (2015). PM2.5.
State of Global Air. (2020). Hava Kirliliğinin Sağlığa Etkileri.
Temiz Hava Hakkı Platformu. (2019). Partikül Madde (PM 2.5) Politika Notu: Sağlık Etkileri ve Dünya’dan Mevzuat Örnekleri.